Monday, August 11, 2008

İfade edemiyorum. Bu kez sadece izliyorum... Benim olmayan, hiç olmayacak... Öylece durdum bakıyorum. Anlayamıyorum seni. Böyle zor olmamıştı. Aşk demek, sen demek... Bu kadar imkansız olduğun olmamıştı... Bir sonu olmamıştı öncekilerin... Ama bitişin var senin... Bir anı bile bırakmadan gitmek... Elimde kalan bir hiçlik... Aşkı anlatmak öyle zor... Hiç yok gibi bahsetmek... Yok olandan bahsetmek...
 
posted by .gözdE ~ at 2:43 PM | Permalink | 3 comments
Monday, May 12, 2008
not for read, only my feelings
Hayatımızda bazı ayrımlar vardır ya, işte onlar geliyor aklıma. Seçerken bu yolu ne düşünmüştüm, neler kurmuştum... Nelere bağlamıştım kendimi... Diğer yolun sonunda beni ne beklerdi şimdi oradan gitseydim.Hani oyunlarda olur ya bir kaç canı olur oyuncunun geri döner bir de o yola bakar... Şansım olsaydı denemek nasıl da isterdim...
Mutsuz değilim halimden aslında... Hatta gurur falan duyuyorum. O kadar büyük yani duygularım.
Her gün büyüdüğümü hissetmesem belki de kalıcı diyebilirim bazı duygulara... Ama dün yaptıklarıma bile güleceğim bir dönemdeyim. O kadar komik ki gerçekten baktığımda dün ağladıklarım, bir önceki gün adını her cümlemde özne yaptıklarım, aşk sandıklarım haftalar önce, hatta yıllar önce ağladığım sınavlarım belki... Pişmanlıktan bahsetmiyorum. Pişman değilim. Olamam. Yaşanmamış olsaydı tüm bunlar belki o zaman pişman olabilirdim neden yapmadım ben bunları diye... Evet komik belki şu anda ama o zaman güzeldi, o yaşandığında ağlattı beni ya da o yaşandığında heyecanlandım...
Şimdilerde çok değerli hissediyorum bazı şeyleri bu sayede... Hiçkimsenin desteğiyle değil, kendim desteklediğim için kendimi ben değerli kılıyorum onları. Şu anda bile yazarken kısıtladığım duyguları açıklarsam büyü bozulur gibi değerli kılıyorum bir şeyleri ya da birilerini...
Gücümden eminim artık.Değişen en güzel şey belki de artık bu konuda. Vazgeçmedim çünkü. Uzun zaman oldu. Aralara değişik yollar koymam bile yönümü etkileyemedi, yine aynı yere çıktı gittiğim her yol.
Doğru mu peki bu. Yine yanlış yapıyorum her zamanki gibi. Bu sefer bile bile. Çünkü yanlışımla bile gurur duyacak kadar kapandı gözlerim... Umutsuzluk bile o kadar mutlu ediyor ki beni. Anlayamıyorum. Aşka bir isim bulmaya çalışıyorum o anlamsızlaşmaya başlamışken. Ya da isimsiz kalsın daha güzel...
Belki de yanlışı yapan ben değilim. Kararsızlıktır.Belirsiz kalmaktır. Kocaman! sevmek birisini yanlış mıdır? Tamam o beni belki başka seviyordur ama ben de onu başka seviyorum. Yani belki de yanlış yapan odur.
Şimdi dinlediğim şarkıyı sana armağan ediyorum beni başka türlü sevenim...

" Çek git güneşimden ya da beni bana bırak...
Ne olur... Hiç bir şey beklemem ayrılırken"

Sadece- bir gün, yıllar sonra, ayrılınca tamamen- duyarsan bir şeyler aramızdaki sevgi farklılıklarıyla ilgili dön bak yüzüme yolda görürsen. Tanımadan geçme suçluymuşum gibi... En çok korkutan bu beni. Karşılıksız kalmak değil, bildiğim şeylerden korkmam zaten ona bile aldırmadan başlamışımdır bir şeye... Dedim ya belirsizlikler beni yoran, yanlışmışım gibi hissettiren...
Ben kızardım hep, birisini tanımadan nefret duyanlara... Anlıyorum şimdi biraz biraz... İstemeden olurmuş bunlar sevince... En sevdiğim şarkı "sizin" şarkınız olunca nefret uyandırır oldu mesela... Ya da "sen" başkayken "siz" başkaydınız, "o" bambaşkaydı...
-dı, -dınız,siz, biz!

"Love should be a simple blend..."

Belki de bu sözdür bu kadar kelimenin kısaltılmışı... (Rainbow Eyes;)
 
posted by .gözdE ~ at 1:02 PM | Permalink | 4 comments
Wednesday, November 14, 2007
Dön Arkanı.
Bir ses duydum, bir anı buldum derinlerde...
Biraz özlem duydum sanki...
Ben özlemek zorunda mıyım hep?
Yorgunum

Nedenlerle cümleler kuruyorum, cevap arıyorum...
Cevap verecek çoktan gitmiş, benimse aramaya gücüm yok.

Önemli olanlar değişiyor hayatımda...
Yaşayarak, deneyerek, görerek...
Anlayarak biraz da...
Pişman olarak değil hiçbir zaman ama.
Keşkelerle değil, belki ama olsunlarla...
Gülerek...
Heyecanla bekleyerek...
Biraz daha anlayarak yaşamı...
Hayatından bir gün daha verip, bir parça ekleyerek yapbozuna...
Değişiyor beklentiler...

Şimdi soruyorum kendime sessizce
Neden özlenmeyip özler insan...
Suç sende...
Dön bak arkana...
Fazla uzatma, son kez bak onlara...
Asla özleme artık...
 
posted by .gözdE ~ at 1:06 PM | Permalink | 4 comments
Tuesday, October 23, 2007
.Yansımalar

Hem varmaktır, hem ayrılık uzanan yollar...
Gitmek senin elinde, ardında bıraktıklarına aldırmadan...
Unutmak ardından baktığını, unutmak ardında bıraktığını...
Ya mutluluktur, ya mutsuzluk aşk...
Belki giden mutlu,kalan mutsuz...
Belki kalan mutlu, giden mutsuz...
Belki hem giden hem kalan mutsuz...
Ben mutsuzum...
Kalan mutsuz...
O mutsuz...
Herkes mutsuz bu dünyada...
 
posted by .gözdE ~ at 1:24 PM | Permalink | 16 comments
Saturday, October 13, 2007
Korkuyorum;
Saklayamamaktan...
Başaramamaktan...
Vazgeçemedim demekten,
Ve yeniden başlamaktan...
Yoruldum;
Hatalarımdan...
Başkalarına gülüşlerinden...
Yalnız yürümekten...
Sorgulayamadığım kaybolanları aramaktan yoruldum...
Birisi gitmişken kalbimden, bir dost arar ya insan o anda omzuna yaslanacak...
Onu bulamamaktan yoruldum...
Utandım kendimden...
Ne kadar mutlu insanlar...
Benim bu yaşamı mutsuz yapan.
Bıktım hayatı bulandırmaktan...
Bıktım kendimden...
Beni kötü yapan benden bıktım...
 
posted by .gözdE ~ at 12:07 PM | Permalink | 5 comments
Wednesday, October 10, 2007
Kaybediş

Yaşlar doluyor gözlerime...
Farketmeden... Öylece otururken...
Birden bire camdaki yansımama bakıyorum, gözlerime bakıyorum... Neler gördünüz diyorum neler göreceksiniz daha... Benimle birlikte yaşayıp yine benimle çürüyüp gideceksiniz.
Korkuyorum farketmeden yaşamdan. Terkedilmekten sonsuza dek ve terketmekten... Tek başıma sonsuzluğa gitmekten. Güldüğüm insanların gitmesinden korkuyorum... Hüznüm bu yüzdendir belki de... Kimbilir... Ben bile anlamıyorum artık kendimi...
O kadar çok üzüldüm ki, artık bir şey kalmamış hayatta üzülecek... Belkide tam tersi hiçbir şey kalmamış mutluluğu ifade eden...
Hep kaçtım, saklandım. Kitledim kendimi bir odaya anahtarı çok uzaklara yolladım. Kimse giremedi belki içeriye ama gölgeleri girdi. En ufakları bile artık o kadar büyüktü ki, kapıyı açıp kaçamadım artık... Korktum... Kimsede değil suç, sadece bende.
Yalnızlık istiyorum sadece. Hiç kimse bilmesin ben kimim, neyim, ne olmaya çabaladım, şimdi nerdeyim...
Arkama bakmadan yürümeye çalışıyorum beni bekleyen bir hayatın olduğuna, her şeyin değişebileceğine inanarak. Korkuyorum; bir ses duyarım geçmişten gücüm biter, gidemem, deneyemem...
Artık hatırlamayın. Bırakın gitsin, dönmesin...
 
posted by .gözdE ~ at 1:30 PM | Permalink | 3 comments
Friday, September 28, 2007
Paranoid.
Bir uçurumdan hayatı seyrediyorum. Nedir gerçek? nedir yalan? Neden var yalan? Yalanları örtmeye yarayan yalanlar belkide gerçekler...Bize öğretilen her şey ya gerçekte yoksa... Ben yoksam... Sen yoksan en kötüsü...
Hiç bırakmazdın beni. Peki nerdesin şimdi? Tut elimden düşmemem için... Zaten var olamadığım bu yaşamda yok olmama izin verme... Tek gerçeksin içimdeki... Çevremdeki yalan varlıklardan ayrı, beni tek anlayansın sen...
Düşündükçe tanıyorum seni daha çok aşık oluyorum ... Tanıdıkça daha çok düşünüyorum... Ve daha çok seviyorum seni her gün... Dünyadaki tüm güçlerin toplamı kadar büyük...
Yok olduğunda o kadar çok korkuyorum ki, tıpki şimdi olduğu gibi... Ya herkes haklıysa diyorum... Ya sen yoksan, hiç olmadıysan... Hiç dikkat ettin mi, aklıma geldiğinde bile yüzüme bir gülümseme yayılıyor, seninleyken o kadar heyecanlanıyorum ki çabucak geçiyor zaman yine yalnız kalıyorum... En büyük hatıralarım, tek hatıralarım, mutlu hatıralarım... Hepsi sende saklı... Sen yoksan, gerçekten yoksan eğer -ama varsın biliyorum- sadece yalanları örten yalanlar söylenenler...
Denize baktım, sonsuzluk orada mı acaba... O kadar mavi ki ve bir o kadar büyük... Ölüm ve mavilik birleşirse ne olur? Sonsuz bir düşüş başlar belkide... Ölüm sonsuzluksa eğer... Gözlerimi kapatmıştım ki sen geldin birden aklıma... Geri döndüm koşarak... Beni sensiz bırakırsa ölüm... Bunu yaparsa dayanamam...
Yalnızım... Geçmişim yok... Varsa da yok... Hiç kimse yok kendimden başka... Geleceğim belirsiz... Belki o da yok... Bir tek sen varsın şimdi... Dokunamadığım, sarılamadığım, gözlerine bakamadığım...
Düşünmem gerek sanırım... Bir geçmiş dolusu yalanlarım, yaşanmamışlıklarım, yalanlarım... Hangisi beni sana bağlayan Yalan?
 
posted by .gözdE ~ at 1:44 PM | Permalink | 9 comments